Askerde Tertip Kime Denir? Kışlanın Gerçekleri Üzerine Cesur Bir Tartışma
Askerlik, Türkiye’nin kültürel dokusunda derin izler bırakmış, her erkeğin bir dönem yaşadığı, acısıyla tatlısıyla hatırlanan bir deneyim. Ancak bu deneyimin bir parçası olan ve genellikle küçümseyici bir tonla kullanılan “tertip” kelimesi, aslında neyi ifade ediyor? Gerçekten de askerlikte “tertiplemek” ne anlama gelir ve bu kavram, toplumsal cinsiyet ve sınıf gibi daha büyük dinamiklerle nasıl ilişkilenir? Bu yazıda, askerlik sisteminin ve “tertipleme” anlayışının zayıf noktalarını ve tartışmalı yönlerini ele alarak, askerlikteki hiyerarşiyi ve toplumsal etkilerini cesurca inceleyeceğiz.
Tertip Nedir ve Askerde Ne Anlama Gelir?
Tertip, askerlikteki en temel terimlerden biridir. Ancak hepimizin bildiği gibi, “tertiplemek” kelimesi, bir asker için genellikle küçümseme ve aşağılamayı çağrıştırır. “Tertip” olarak adlandırılan kişi, birliğe yeni katılan, deneyimsiz ve çoğu zaman eğitimini tamamlamamış bir askerdir. Ama burada önemli olan nokta, bu kişinin yalnızca deneyimsiz olması değil, aynı zamanda genellikle hiyerarşinin en alt basamağında yer alan bir “kurban” olmasıdır. Tertiplik, askerlik sürecinin bu hiyerarşik yapısının sembolüdür.
Fakat, burada sorgulanan en önemli soru şudur: Tertip gerçekten sadece bir deneyimsizlik durumu mu, yoksa daha derin bir toplumsal ve psikolojik ayrım mı? Askerdeki bu hiyerarşi, yalnızca bir sıralama değil, aynı zamanda sosyal ve psikolojik olarak erkeğin ne kadar “erkek” olduğunun bir testidir. Yaşadığı deneyimler, kişiliği ve toplumsal normlar bu süreçte devreye girer. Aslında, tertip, askeri sistemin bir “deneme” alanıdır ve bu süreç, çoğu zaman bir erkeklik sınavına dönüşür.
Toplumsal Cinsiyet ve Tertip: Erkekliği Yeniden Tanımlamak
Askerlik, erkeklerin yaşadığı bir deneyim olarak görülebilir, ancak bu deneyim, yalnızca erkekliğin toplumda nasıl şekillendiğiyle ilgilidir. Erkekler, askerlikte yaşadıkları zorluklar ve hiyerarşik yapılar üzerinden “erkeklik”lerini pekiştirirken, “tertiplemek” de bu yapıyı bir tür sınav olarak sunar. Bu noktada, askerlikteki bu “geleneksel” hiyerarşi, toplumsal cinsiyet normlarının da bir yansımasıdır. Tertip, aslında sistemin bir parçasıdır; çünkü askerlik, yalnızca bir eğitim süreci değil, aynı zamanda toplumsal rollerin ve erkeklik ideallerinin pekiştirildiği bir “erkekleşme” yoludur.
Peki, bu sistem gerçekten gerekli mi? Herkesin belirli bir şekilde “tertip” olarak adlandırılması, yeni gelen askerlerin eğitim süreçlerinin sadece fiziksel değil, aynı zamanda psikolojik bir eziyete dönüşmesi anlamına gelir. Bu süreç, erkeklerin “sert” ve “dayanıklı” olmaları gerektiği, zayıflığın ve duygusallığın ise kabul edilemez olduğu bir dünyayı simgeler. Gerçekten de bu hiyerarşi, sadece askerlerin görevleriyle mi ilgilidir, yoksa toplumsal normların birer yansıması mıdır?
Sınıf ve Tertip: Eğitim, Deneyim ve Aşağılık Kompleksi
Bir başka tartışmalı nokta ise, askerlikteki tertiplik kavramının, sınıf farklarını ve toplumdaki sosyal ayrımları nasıl pekiştirdiğidir. Askerdeki tertiplik, sadece deneyimle ilgili değil, aynı zamanda kökenle de ilgilidir. Bazı askerlere, kökenlerine göre daha fazla şans tanınırken, bazıları ise “tertiplik” ve “dayanıklılık” gibi sosyal etiketlerle dışlanır. Askerdeki bu ayrımcılık, aslında Türkiye’deki sınıf yapısının ve toplumsal eşitsizliğin bir yansımasıdır. Bir askerin “tertip” olarak görülmesi, sadece bir statü göstergesi değil, aynı zamanda o kişinin toplumsal geçmişinin, sınıfının ve sosyal çevresinin de bir etiketidir.
Ancak, bu durumu sorgulayanlar da yok değil. Her bireyin kendi kimliğini geliştirme süreci farklıdır. Tertip olmak, aslında yalnızca bir aşamadır ve kimse bu statüye sonsuza kadar mahkum değildir. Ancak bu süreç, erkeğin “erkekliğini” test eden bir sosyal deneyim haline gelir. “Tertip” olarak başlayan bir asker, sonunda üst rütbelerden birine yükselebilir. Ama bu yükselmenin arkasında, sadece askeri başarı değil, aynı zamanda toplumsal normları aşma çabası da vardır.
Tartışmaya Açık Sorular: Gerçekten Gerekli mi?
Tertiplik, askerlik sisteminin bir parçası olabilir ama gerçekte ne kadar gerekli? Bu hiyerarşiyi sürdüren ve “tertip” olmayı bir değer gibi gösteren sistem, toplumsal olarak neyi amaçlıyor? Erkeklerin birbirini aşağılaması, birbirlerine “sert” olma ve zayıf olmama öğretmesi, toplumsal cinsiyet eşitsizliklerini derinleştirmiyor mu? Askerlik gibi sert bir deneyimi herkesin yaşaması gerektiği ve bu sürecin “erkek olmanın” bir parçası olduğu fikri, gerçekten değiştirilmeyecek bir gelenek mi?
Sonuçta, askerlikteki tertiplik, sadece bir askeri statü değil, aynı zamanda toplumsal ve psikolojik bir etiket haline gelir. Toplumsal normlar, erkekliğin sınırlarını çizerken, askerlik de bu sınırları güçlendirir. Tertiplik, hem askeri hem de toplumsal bir yolculuğun başlangıcıdır, ancak bu yolculuğun sonunda ne tür bir “erkeklik” bekleniyor? Tartışmaya açık bir nokta, belki de bu sorudur.
Peki siz ne düşünüyorsunuz? Askerdeki tertiplik gerçekten gereksiz bir hiyerarşi mi, yoksa bir disiplin aracı olarak mı kullanılmalı?